13 Nisan 2012 Cuma

23
Mart
2011

Gök Cisimleri ile ilgili Hikayeler

Yazar: Özel Bilgi  |  Kategori: Masal-Hikaye  |  Yorum: 2  |  




Gök Gürültüsü, Şimşek ve Yıldırım Masalı


Bulutlar kavga etmiş,
Şimşek ışıklar saçmış,
Gökgürültüsü gürlemiş,
Yıldırım yere çarpmış.
Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içinde gökyüzü ülkesinde mutlu bulutlar varmış. O kadar iyi geçinirlermiş ki, en ufak bir kavgalarını duyan olmamış, kimse kimsenin hakkını istemez, hepsi birbirlerine yardım ederlermiş. Ancak bu mutlu tablo çok uzun sürmemiş, başka bir ülkeden gelen kara bulut ortalığı karıştırmaya başlamış.
Günlerden bir gün bulutlar yine aralarında kavgaya tutuşmuşlar. Biri, gökyüzünün o köşesinde ben duracağım diyormuş, öbürü olmaz öyle şey orası benim yerim diye diretiyormuş. Bir ara kavga o kadar şiddetlenmiş ki, kocaman parlak bir ışık . çıkmış ortaya. Bulutlar bile korkmuşlar bu ışıktan. Bir tanesi hemen geri kaçmış, öbürü de onun arkasına saklanmış. Ortaya çıkan bu ışığın adı şimşekmiş. Şimşek “oley ” diye bağırıyor, hemen arkasından bulutların arasında bir ışık oluşuyormuş. Şimşek böyle kendi kendine eğlenirken çok büyük bir gürültü duyulmuş. Sanki bulutlar ülkesinde dağlardan aşağıya bir şeyler yuvarlanıyor gibiymiş. Bulutlar, birbirlerine sarılmışlar korkuyla. O sırada bu gürültünün aslında bir buluttan geldiğini anlamışlar. Şimdiye kadar kendi ülkelerinde görmedikleri bir bulutmuş bu. Şimşek çakınca, hemen arkasından o geliyor ve kahkahalar atıyormuş. Kahkahaları o kadar yüksekmiş ki, bizimkilerin ödü kopmuş…
Şimşek çakmış, gök gürültüsü gülmüş, şimşek çakmış, gök gürültüsü gülmüş, bizim bulutlar korkudan kaçacak yer arıyorlarmış.Tam o sırada gökgürültüsü ve şimşek birbirleriyle kavgaya tutuşmuşlar. Bu seferde, yeryüzüne doğru kocaman bir ışık uzanmış. Toprağın üstüne düşmüş. Bulutlar böylece yıldırımla da tanışmışlar. Gökgürültüsü kahkahasını kesmiş, şimşek etrafa ışık vermekten vazgeçmiş. Yıldırım ise ortalıktan kaybolmuş.
Mutlu bulutlar neler olduğunu anlamaya çalışırken, kara bulut gelip aralarına girmiş: “Siz kavga ettikçe ben hep burada olacağım, ondan sonra şimşek gelecek, sonra gök gürültüsü gülecek, ondan sonra yıldırım yeryüzüne düşecek demiş. Mutlu bulutlar buna çok üzülmüşler. Her zaman kavga etmeseler de, arada bir kavgaya tutuşuyorlarmış. İşte biz o zamanlarda önce gökyüzündeki ışığı görüyoruz, şimşek çaktı diyoruz, sonra gök gürültüsü kocaman bir kahkaha atıyor, ardından yıldırım yeryüzüne düşüyor.
Duyduğumuza göre mutlu bulutlar birbirleriyle çok iyi geçinmeye çalışıyorlarmış. Arada bir kavgaya tutuştuklarında ise bu kavgayı çok büyütmeden hemen çözüyorlarmış.Mutlu bulut olmanın birinci şartı da buymuş zaten.


Gök Cisimleri

30 Mart 2012 Cuma

                                                     

                                                     GÜNEŞ SİSTEMİ VE ÖTESİ

Uzay, yıldızlar, gezegenler ve göktaşlarıyla doludur. Bunların herbiri gök cismi olarak adlandırılır.
Yıldızlar, Yüksek sıcaklıktaki gaz yığınlarının bir araya gelip sıkışmasıyla oluşan , çevrelerine ısı ve ışık yayan parlak gök cisimlerine yıldız denir. Yıldızlar canlı değildir, ama bir canlı gibi doğar, yaşar ve ölür. Ömrü sona eren yıldızlar şiddetli patlamalarla parçalanırlar. Sıcak yıldızlar mavi ve beyaz, orta sıcaklıktaki yıldızlar sarı, soğuk yıldızlar ise kırmızıdır. Yıldızlar sanılanın aksine köşeli olmayıp Güneş gibi küresel biçidedir.
Meteorlar  Dünya atmosferine girdiklerinde sürtünmenin etkisiyle ısınır ve ince bir ışık çizgisi belirir. Bu doğa olayı halk arasında yıldız kayması olarak bilinir. Buna atmosfere hızla girip yanan meteor da sebep olabilir.
Bazı meteorların tamamı yanmadığından yeryüzüne düşen parçaları olur. Atmosfere girerek yeryüzüne ulaşan meteorlara göktaşı adı verilir. Meteorlar düştükleri yerlerde çukurlar oluşturur. Buna meteor çukuru denir. Bu çukur Dünya yüzeyi üzerinde ise buna göktaşı çukuru denir.
• Bir diğer gök cimi de gezegenlerdir. Yıldızlar kendileri ısı ve ışık yayarken gezegenler yıldızlardan aldığı ışığı yansıtır. Gezegenler yıldızlardan daha soğuk ve daha küçüktür.
                           Güneş                                                    Dünya
                                      149, 6 milyon km           1 AB
İki gök cismi arasındaki uzaklığı ifade ederken ışık yılı birimi kullanılır. Bir ışık yılı, ışığın boşlukta bir yılda aldığı uzaklıktır.
Güneş sistemi; Güneş’in ve onun etrafında belirli yörüngelerde hareket eden gezegenlerin, uyduların, kuyruklu yıldızların bulunduğu gök cisimleri topluluğudur. Güneş sisteminde sekiz gezegen vardır. Gezegenlerin Güneş’e olan uzaklıkları astronomi birimi (AB) ile ifade edilir.Bir AB Güneş ile Dünya arasındaki uzaklığa eşittir. 149 milyon km.
8 gezegen :        Merkür – Venüs – Dünya
          - Mars – Jüpiter – Satürn – Uranüs –Neptün
• Güneş’e en yakın gezegen Merkür’dür.
• Güneş’e en uzak gezegen Neptün’dür.
* En küçük gezegen Merkür’dür.
* Satürn gezegenin halkaları ve 17 uydusu vardır.
• Jüpiter gezegenlerin en büyüğüdür. (16 uydusu)
• Plüton 24 Ağustos 2006 tarihine kadar gezegenlerin en küçüğü olarak kabul edilmekteydi. Şimdi ise Cüce gezegenler sınıfına alınmıştır.
• Venüs Dünya’nın ikizi olarak da adlandırılır. Büyüklüğü Dünya’nınkine çok yakındır. Halk arasında Çoban Yıldızı olarak adlandırılır.
• Güneş sistemindeki gezegenlerin bazılarının etrafında dönen gök cisimleri vardır. Bunlara uydu denir. Dünya’nın uydusu aydır.
• Dünya’nın ve Ay’ın birbirleri üzerinde kütle çekim etkileri vardır. Dolayısıyla Ay’ın Dünya etrafındaki dönüşü sırasında Dünya’nın Ay’a bakan yüzündeki çekim etkisi o sırada arkada kalan yüzüne göre daha fazladır.
• Çekim etkisi ile okyanuslar ve denizler Ay’a doğru bir miktar yükselir. Sonuçta günde iki kez oluşan gelgit hareketleri meydana gelir.
Gök Ada ( Galaksi ):  Çok sayıda Yıldız , yıldız sistemleri , gaz ve toz bulutundan oluşan dev topluluklara denir.
• Ay, Dünya, Güneş, diğer yıldızlar ve bulutsular gök ada adı verilen dev sistemlerin birer üyesidir.
• Dünyamızın içinde bulunduğu gök ada, Samanyolu galaksisi olarak bilinmektedir.
• Gök adaların da içinde yer aldığı gök cisimlerinin tümü, aralarındaki boşluklarla birlikte evreni oluşturur.
• Dünya dışındaki evren parçası uzay olarak adlandırılır.
• Dünya’mız uzayda Samanyolu galaksisi içersinde yer alan Güneş sisteminde Güneş’e en yakın üçüncü gezegendir.


UZAY ARAŞTIRMALARI

• Holandalı gözlükçü Hans Lippershey, 1608 yılında ilk teleskopu icat etti. Astronomide kullanılabilecek ilk teleskop ise 1609 yılınd,Galileo adlı bir İtalyan tarafından yapıldı.
• Galileo gibi teleskoplar yardımıyla gök cisimlerinin hareketlerini ve yapısını inceleyen bilim insanları gökbilimci olarak adlandırılır.
• 1969’da Neil Armstrong, Edwin Aldrin ve Michael Collins adlı üç astronot Ay’a ulaşmayı başardılar.
• Zamanla gelişen teknoloji sayesinde Mars’a ve Venüs’e uzay sondaları gibi uzay araçları gönderildi.
• Mars’ın ve Dünya’nın çevresine uydular yerleştirildi.
• Uzay yolculuğu sırasında astronotların yaşamlarını sürdürebilmesi için özel giysiler üretildi.
GÖK CİSİMLERİNİ TANIYALIM • Uzay, yıldızlar, gezegenler ve göktaşlarıyla doludur. Bunların herbiri gök cismi olarak adlandırılır.
 • Yıldızlar, uzaydaki “bulutsu” adı verilen gaz ve toz yığınlarının bir araya gelip sıkışmalarından meydana gelir.
 • Yıldızlar canlı değilidir, ama bir canlı gibi doğar, yaşar ve ölür. Ömrü sona eren yıldızlar şiddetli patlamalarla parçalanırlar.
 • Çevrelerine ısı ve ışık yayan yıldızlar farklı renklere sahiptir. Sıcak yıldızlar mavi ve beyaz, orta sıcaklıktaki yıldızlar sarı, soğuk yıldızlar ise kırmızıdır.
 • Gökyüzüne Dünya’dan bakıldığında bir arada bulunan yıldız grupları takım yıldızı olarak adlandırılır.
 • Büyükayı, Küçükayı, Ejderha, Çoban, Kuzey Tacı ve Orion(Avcı) takımyıldızlardan bazılarıdır.
 • Kuyruklu yıldızlar, birer yıldız değildir. Bu gök cisimlerinin yapısında donmuş halde buz, gaz ve tozlar bulunur. Bu yüzden kirli kartopu olarak da adlandırılırlar.Kuyruklu yıldızlar, Güneş çevresinde dolanır.Güneş’e yaklaştıklarında içerdikleri bir miktar buz erir be buzla karışmış toz ve taş parçaları serbest kalır.Serbest kalan gaz ve tozlar güneş rüzgarıyla itilir. Böylece kuyruklu yıldızın kuyruk kısmı oluşur. Kuyruklu yıldızlardan kopan toz ve kaya parçaları Dünya atmosferine girdiklerinde sürtünmenin etkisiyle ısınır ve ince bir ışık çizgisi belirir. Bu doğa olayı halk arasında yıldız kayması olarak bilinir. Buna atmosfere hızla girip yanan meteor da sebep olabilir.
 • Bazı meteorların tamamı yanmadığından yeryüzüne düşen parçaları olur. Atmosfere girerek yeryüzüne ulaşan meteorlara göktaşı adı verilir.
 • Meteorlar düştükleri yerlerde çukurlar oluşturur. Buna meteor çukuru denir.
 • Bu çukur Dünya yüzeyi üzerinde oluşmuşsa buna göktaşı çukuru denir.
 • Bir diğer gök cimi de gezegenlerdir. Yıldızlar kendileri ısı ve ışık yayarken gezegenler yıldızlardan aldığı ışığı yansıtır. Gezegenler yıldızlardan daha soğuk ve daha küçüktür.
 • İki gök cismi arasındaki uzaklığı ifade ederken ışık yılı birimi kullanılır. Bir ışık yılı, ışığın boşlukta bir yılda aldığı uzaklıktır.